zort dedi ki:

Hiç bir şekilde anlamsal bir zemin üzerine yorumlanamaz. Yönetmen saçmalamış, daha doğrusu bunu şöyle ifade edelim: Yönetmen anlam örgüsü ve bu merkezdeki konteks üzerinde hakimiyet kuramamış. Kendi bile düşünmediği ya da anlamsal olarak bir yerlere filmin bütünü içinde eklemleyemediği motifleri-şeyleri bile koymuş filme ve resmen dağıtmış. Salla demiş olan oldu adeta. Film ortaya kadar falan bir şekilde tutarlı geliyor sonra kayış kopuyor. Yani kayışın koptuğunu filmin sonunun aslında hiç bir şeye düzgün bir anlam kazandıramamasıyla anlaşılıyor. Korkutuyor mu evet; çünkü gözetlenme, çükünü sallaya sallaya ortada gezen gebeşin biri herkesi gerer. Kanlı kırıklı kesmeli yarılmalı sahneler falan. Cinsiyetsizleştirme mevzusu da var burada esasen ama ona falan girmeyeceğim. Güzel kareler de var görsel olarak gerçekten mükemmel görüntülerin olduğu yerler var. Film saçma sapan bir sonla işi anlam noktasında bir örtüşmeye götürüp bağlayamayınca film üzerine yazılan yorumlar bile savrulmuş gitmiş. Saçma sapan olmuş. Çünkü dört başı mamur, ayakları yere basan, önü sonu belli bir yorum yapma şansınız yok bu filme. Çünkü filmin ne demek istediği belli değil. Ha tamam erkeklerin sürekli kadınların önüne sorun olarak çıkıp durması, tehdit olması, terkettiğin yollarını ayırdığın halde bile bela ve tehdit olmaya devam etmeleri, hepsinin birbirine bu anlamda benzediği falan gibi durumlar tamam da bunlar durumu asla kurtarmaz. Yönetmen öyle yapalım ilginç olur böyle yapalım ilginç olur, seyirci de düşündün kafası karışsın anlamlandıramazsa anlamlandıramasın demiş gibi bir şey yapmış. Arap çorbası olmuş anlamsız. Maalesef. Bir sürü başarılı yanı da var ama anlam omurgası olmadan hiç bir şeyin temelde anlamı yoktur esasen. Bu da öyle. Her şey boşa çıkmış. Oturmamış, anlam kazanamıyor bir türlü. Boş muhabbet. Beyhude çaba. Fiyasko.